Royal Philips (NYSE: PHG, AEX, PHIA) çatısı altında yer alan ve aydınlatmada dünya lideri Philips Lighting, Arizona Üniversitesi Kontrollü Çevre Tarım Merkezi (CEAC) ile iş birliği yaparak astronotların Ay, Mars ve diğer gezegenlerdeki görevleri sırasında beslenmelerini sağlayacak ürünleri yetiştirmek için enerji verimli yollar geliştiriyor. Dokuz hafta süren bir araştırma, Ay’daki örnek bir serada su soğutmalı yüksek basınç sodyum (HPS) sistem yerine Philips enerji verimli LED aydınlatma kullanmanın, yüksek kaliteli yenilebilir marulların miktarını artırdığını, işletme verimliliğini ve kaynakların kullanımını geliştirdiğini gösterdi. Philips LED modüller altında yetiştirilen marullar, yenilebilir 54 gram / kilovatsaat taze ağırlığa ulaşırken yüksek basınç sodyum sistemde yetiştirilen marullar, yenilebilir 24 gram / kilovatsaat taze ağırlığında kalıyor. Bu da yüzde 56’ya denk gelen bir enerji verimliliği anlamına geliyor.
CEAC Müdürü Dr. Gene Giacomelli, konu ile ilgili olarak; “Philips LED modüller ile donatılan aydaki seralar, belirli bir miktar besini yetiştirmek için gerekli olan ışığı, özel su-soğutmalı sodyum sistemlerle aynı oranda sağlarken, kullanılan enerji miktarını da ciddi oranda düşürüyor. Bu çalışmanın sonuçları, sadece uzayda besin üretmek için değil, bu dünyada da suyun ve iyi tarım alanlarının yeterli olmadığı yerler açısından kritik” dedi.
Philips GreenPower LED tepe aydınlatması, Philips’te çalışan bitki uzmanları tarafından , en iyi sonuçları elde etmek için özel olarak geliştirilen bir “ışık reçetesi” ile kuruldu ve programlandı. Işık reçeteleri; ışık spektrumu, yoğunluk, homojenlik ve lambanın bitki örtüsüne göre pozisyonu gibi farklı etmenler dikkate alınarak geliştirildi. Bu etmenler; sıklık, renk yoğunluğu ve dalların gelişimi gibi özel bitki karakteristikleri elde etmek için bir araya getirildi.
Bunlara ek olarak, su soğutması olmadan bile HPS lambalara oranla daha az yoğun ısı yükü yaratan LED modüller, tüm serada tek bir tip ışık dağıtımı için bitkilere daha yakın olarak da konumlandırılabilir. Bu durum, tüm bitkilerin aynı seviyede ve kalitede ışık almasına ve daha tutarlı bitki kalitesi ve kontrollü verimin elde edilmesine olanak sağlıyor. Philips LED sistemler aynı zamanda kendi kendilerine soğuyor; bu da su dağıtımını soğutmak için ek bir yatırıma ihtiyaç kalmadığı anlamına geliyor.
Philips Şehir Tarımı Bölümü İş Geliştirme Müdürü Blake Lange, konu ile ilgili olarak; “Dr. Giacomelli ve CEAC’deki ekibi, kapalı ve kontrollü alanlarda besin yetiştirmenin yeni yollarını keşfedecek öncü araştırmaları, en ileri yöntemlerle gerçekleştiriyor. Çalışmalarının sonuçları sadece uzayda besin yetiştirme konusunda değil, aynı zamanda dünyamızda kapalı alan tarımı için de somut sürdürülebilir faydalar sağlayacak” dedi. Lange, sözlerine şunları ekledi; “Gün geçtikçe geleneksel tarım yöntemleri, özellikle nüfusun yoğun olduğu ve yerel su kaynaklarının kısıtlı olduğu alanlarda, yüksek kaliteli ve yerel üretim besinlere duyulan ihtiyacı karşılamada yetersiz kalıyor. Yaptığımız çalışma kapalı alanlarda, ışığın olmadığı, şehirlere yakın ve nüfusun yoğun olduğu yerlerde, ekinlerin büyümesine imkân veren tarım teknikleri geliştirerek çiftlik ile sofralar arasındaki mesafeyi azaltmaya odaklanıyor”.
NASA Bitki Fizyoloğu Ray Wheeler: “NASA, LED’lerin kullanımının kapalı alanlarda bitki geliştirme işlemini nasıl destekleyebileceği ile ilgili olarak 25 yıldan daha uzun bir süredir üniversiteler ile çalışıyor. Bundan daha uzun bir süredir de Uzay Mekiği ve Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS), NASA’nın yere bağlı Habitat Demonstration Birimi ve ISS’teki VEGGIE bitki birimi için Astroculture bitki gelişimi odalarının parçası olarak patentli LED teknolojilerini kullanıyoruz. En son Arizona Üniversitesi Mars – Ay Sera Projesi’nde olduğu gibi, LED bitki aydınlatmasının tüm dünyada bu kadar hızlı yaygınlaştığını ve ilerlediğini görmek hayranlık verici” dedi.